Fars Usulü, bir yandan göçmen kimliğiyle modern Amerika’da var olmaya çalışan, diğer yandan geleneksel aile yapısının baskısıyla mücadele eden genç bir kadının içsel yolculuğunu anlatıyor.
Leila’nın hayatı, uzun süredir uzaklaştığı ailesinin babalarının kalp nakli için Brooklyn’de bir araya gelmesiyle altüst olur. Tüm aile, geçmişten gelen yükleri ve sırlarıyla birlikte aynı çatı altında toplanınca, bastırılmış duygular, eski kırgınlıklar ve yeni farkındalıklar yüzeye çıkar.
Ancak filmin asıl kırılma noktası, Leila’nın annesi Shireen ile olan çalkantılı ilişkisine dair sürpriz bir sırrın açığa çıkmasıdır. Leila, annesini yıllarca baskıcı ve anlayışsız biri olarak görürken, zamanla onun da gençliğinde benzer mücadeleler verdiğini fark eder.